Cadının eline düşmüş bir köylü

Gördüğün ben miyim yoksa kendi yansıman mı?

Terbiyeli olduğun için mi böyleyim yoksa içimde küçüklüğümden kalan son kırıntıları mı buldun?

Av gibi korunmasız görünüyorsun içimdeki hayvani dürtüleri uyandırıyorsun. Kendimi kuzu kılığına girmiş kurt gibi hissediyorum. Duvarlarını aşmak beni motive ediyor ama aştığımda ya bulduğum şey beni tatmin etmezse?

Ya gerçekten kötü büyücülerin elinde saf ve temiz bir kızdan cadıya dönüştüysem?

Kalbini bana açabilir misin?

Bana güvenebilir misin?

Bu kadar kör müsün? bi inanç uğruna sırtını uçuruma verip atlayabilir misin?

Benim için?

Bana kendini verebilir misin? Bir köylü ile ne yapacağım? Hayallerimi hep krallar prensler canavarlar süsledi. Bir köylü bana ne sunabilir ki?

Beni kalbinin surlarından aldıktan sonra cadı avına başlamayacağına güvenebilir miyim?

Gri gözlerimle seni zehirlerken yüzüme gülmeye devam edeceğine güvenebilir miyim?

Seni parmağımda oynatacağımdan korktuğundan bahsettin.

Eğer ele geçirilmiş bir cadıysam, seni parmağımda oynatmam seni öldürüp bedenine kötü birini koyarım.

Kimse senin kadar iyi birini hak etmiyor, aynı kimsenin zamanında benim gibi birinin iyiliğini hak etmeyip değerini bilmediği gibi

Bu böyle bi çark,

Bazıları kirlenmiştir ve yalnız olmamak için artık deydiği her suyu bulandırıyordur.

Benim kötülüğüm senin derinliğini ne kadar kirletebilecek bakalım.

Korkularımız ortak, kırılmaktan korkuyorsun. Seni kırabilirim. Emin ol.

Ama artık herhangi bir fani beni kıramaz çünkü kimse sahip olmadığı bir şeyin yokluğunu hissetmez.

Sana sevgimi sunabilirim çünkü benim gibi biri için bu çok kolay, ne yapılmasını bilmek gibi bir şey bu. Öldürmek gibi içgüdüsel. içgüdülerim seni korumamı ve sevmemi söylüyor, ama gölgelerim senin ışığından rahatsız oluyor. Gölgelerim onlara zarar verip onları yok edebileceğini düşünüyor. Gölgelerimden uzak dur köylü. Saflığın onları korkutuyor.