Düğüm
- Selver Akdoğan
- 25 Ara 2024
- 1 dakikada okunur
Nasıl olurdu merak ediyorum. Kafamın içinde olmayan bir hayat.
Nasıl olurdu merak ediyorum. Kaygısız bir hayat.
Nasıl olurdu merak ediyorum. Nefretsiz bir hayat.
Önümdekileri görmeye çalışırken sis bulutunda, yapabildiğim tek şey güven halatında bir ileri iki geri düğümleri yoklamak.
Dışarıya aç, içeriye kör bu süreçlerde.
Işığı kendine yansıtmakta zorlanıyor insan.
Işık olmaya zorlanıyor.
Kimine göre bi atom tanesine eş değerken kimileri için dünyalara bedel olabiliyor ya insan. İzlemekten uyuşmuşuz ama görmeye de bi o kadar uzak.
Özlem içerisindeyim derin şeylere.
Anlamaktan yoruldum çağımın getirilerine
Keşfetmeyi özledim, yedi duyumla,
Yeni ve ilgince.
Saf ve meraka uzak kaldım.
Cesaretimden sıyrıldım, yalın kaldım bu anlamsızlıkta
Notaların seslendirdiği bir hayata bakıyorum, uzaklarda
Ne yapıyorum ben de bilmiyorum bu mağarada.
Çıksam ilk nefesle değişecek notalar
Aynı hayatını yeniden eline alan bir baş rol gibi
Kendi hayatımda başrolün yakın arkadaşı gibi hissediyorum.
İkincil gibi.
Alışığım ya
Dışarıdan başarılı, içeriden ise ikiye bölünmüş bir benlik.
Birisi kendini çürük ve kokuşmuş hissederken diğeri altın zırhını kuşanmış harbin içinde kılıçtan geçiriyor zaman kavramını.
Kapıyı çalıyor yirmi beş.
Bir elim kulpta bir elim kefemde.
Comentários